Osmanlı-İran Sınır Bölgeleri; Bir Sınır Yapmak, 1843-1914

Stok Kodu:
9786057646354
Boyut:
140-230-0
Sayfa Sayısı:
443
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-01-28
Çeviren:
Devrim Kaya
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%15 indirimli
295,00
250,75
9786057646354
701072
Osmanlı-İran Sınır Bölgeleri; Bir Sınır Yapmak, 1843-1914
Osmanlı-İran Sınır Bölgeleri; Bir Sınır Yapmak, 1843-1914
250.75
Bu çalışma, Osmanlı-İran sınır bölgelerinin birbiriyle iç içe geçmiş üç hikâyesini anlatıyor: Osmanlı-İran hudut bölgesinin bir sınıra dönüşümü; ortak sınırların iki ülke ilişkilerini İran'daki Kaçar Hanedanlığı süresince (1796-1925) nasıl şekillendirdiği; ve bu süreç boyunca sınır topluluklarının üstlendikleri roller. Kitap, bu "tarihi" sınırın nasıl olup da 1840'larda büyük güçlerin müdahalesini gerektirecek kadar uluslararası bir soruna dönüştüğü sorusuna da yanıt arıyor. Ulus-devlet merkezli teleolojileri ve "merkezci paradigmaları sorgulama" amaçlı geniş sınır bölgeleri tarihi alanı içinde kendini konumlandıran Osmanlı-İran Sınır Bölgeleri, ne bir Osmanlı ne de bir İran tarihi olma iddiasında. Daha ziyade, hudut halklarının, üzerlerine çöken emperyal kültürler tarafından basit bir şekilde sindirilmediğini göstermeye çalışan kitap, uzun 19. yüzyılda Osmanlı-İran sınırının hayli sancılı bir tarihi.
Bu çalışma, Osmanlı-İran sınır bölgelerinin birbiriyle iç içe geçmiş üç hikâyesini anlatıyor: Osmanlı-İran hudut bölgesinin bir sınıra dönüşümü; ortak sınırların iki ülke ilişkilerini İran'daki Kaçar Hanedanlığı süresince (1796-1925) nasıl şekillendirdiği; ve bu süreç boyunca sınır topluluklarının üstlendikleri roller. Kitap, bu "tarihi" sınırın nasıl olup da 1840'larda büyük güçlerin müdahalesini gerektirecek kadar uluslararası bir soruna dönüştüğü sorusuna da yanıt arıyor. Ulus-devlet merkezli teleolojileri ve "merkezci paradigmaları sorgulama" amaçlı geniş sınır bölgeleri tarihi alanı içinde kendini konumlandıran Osmanlı-İran Sınır Bölgeleri, ne bir Osmanlı ne de bir İran tarihi olma iddiasında. Daha ziyade, hudut halklarının, üzerlerine çöken emperyal kültürler tarafından basit bir şekilde sindirilmediğini göstermeye çalışan kitap, uzun 19. yüzyılda Osmanlı-İran sınırının hayli sancılı bir tarihi.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat