9786258354164
711804
https://www.kasemkitap.com/din-uzerine-dusunmek
Din Üzerine Düşünmek
162.50
Düşünmek fark etmekle ilgilidir. Ünlü Yeniçağ filozofu René Descartes'in ‘Cogito ergo sum' önermesi tam olarak bir fark edişin ifadesidir. Ezbercilikte nasıl sürekli tekrar varsa düşüncede de birbirini doğuran yenilik ve fark ediş zinciri vardır. Her düşünce bir sonraki düşüncenin başlangıcıdır. Her yenilik ve farkına varış yeni bir bakış açısı ve perspektiftir. Bu nedenle kemale erme sürekli ilerleyişle mümkündür. Kemâl, varılıp durulacak bir nokta değil sonu gelmeyen yeniliğin bizi kendisine çağırdığı bizim de büyük bir heyecanla ona doğru koştuğumuz bir yolculuktur. Düşünceleri değişmeyen, yenilenmeyen kâmil bir zat yoktur. Tekâmül, düşünce merdiveninde tırmanmaktan ibarettir. Bu merdivenin dayandığı tavan bizim düşünmekten vazgeçtiğimiz noktadır. Bu nokta kemâle ermeyi değil tekâmül yolculuğundan vazgeçmeyi gösterir. Nasıl ki biyolojik ölüm son nefesi vermekse tekâmüldeki ölüm de düşünmekten vazgeçmektir. Düşünmeyenin kemâlinden değil zevâlinden söz etmek gerekir.
Düşünmek bedel ödemeyi gerektirir. Çünkü düşünmek sahip olduğumuz ezberlerle hesaplaşmak demektir. Düşünülmüş olanı sorgulamaktır. Bu da hem kendi hem de mensubu olduğumuz kültürün geçmişiyle yüzleşme anlamına gelir. Fark etmek, doğası gereği, olanı fark etmektir. Olan ise artık geçmişimizdir. Düşünce geçmiş olandan başlar ve gelecek olana yönelir. Bu nedenledir ki ‘düşünülmüş olanı' bilmeden düşünmek zordur. Düşünme birikim ister, bilgi ister. Meçhul olanı bilmek için malum olandan başlamanın mantıkî zorunluluğu da bundandır. Bu kitapta okuyacağınız makaleler yazarın düşünce serüveninden bazı kesitleri yansıtmaktadır.
Hakikati arayanlara ve bu arayışlarını düşünce merdivenine tırmanarak gerçekleştirenlere selam olsun
Düşünmek fark etmekle ilgilidir. Ünlü Yeniçağ filozofu René Descartes'in ‘Cogito ergo sum' önermesi tam olarak bir fark edişin ifadesidir. Ezbercilikte nasıl sürekli tekrar varsa düşüncede de birbirini doğuran yenilik ve fark ediş zinciri vardır. Her düşünce bir sonraki düşüncenin başlangıcıdır. Her yenilik ve farkına varış yeni bir bakış açısı ve perspektiftir. Bu nedenle kemale erme sürekli ilerleyişle mümkündür. Kemâl, varılıp durulacak bir nokta değil sonu gelmeyen yeniliğin bizi kendisine çağırdığı bizim de büyük bir heyecanla ona doğru koştuğumuz bir yolculuktur. Düşünceleri değişmeyen, yenilenmeyen kâmil bir zat yoktur. Tekâmül, düşünce merdiveninde tırmanmaktan ibarettir. Bu merdivenin dayandığı tavan bizim düşünmekten vazgeçtiğimiz noktadır. Bu nokta kemâle ermeyi değil tekâmül yolculuğundan vazgeçmeyi gösterir. Nasıl ki biyolojik ölüm son nefesi vermekse tekâmüldeki ölüm de düşünmekten vazgeçmektir. Düşünmeyenin kemâlinden değil zevâlinden söz etmek gerekir.
Düşünmek bedel ödemeyi gerektirir. Çünkü düşünmek sahip olduğumuz ezberlerle hesaplaşmak demektir. Düşünülmüş olanı sorgulamaktır. Bu da hem kendi hem de mensubu olduğumuz kültürün geçmişiyle yüzleşme anlamına gelir. Fark etmek, doğası gereği, olanı fark etmektir. Olan ise artık geçmişimizdir. Düşünce geçmiş olandan başlar ve gelecek olana yönelir. Bu nedenledir ki ‘düşünülmüş olanı' bilmeden düşünmek zordur. Düşünme birikim ister, bilgi ister. Meçhul olanı bilmek için malum olandan başlamanın mantıkî zorunluluğu da bundandır. Bu kitapta okuyacağınız makaleler yazarın düşünce serüveninden bazı kesitleri yansıtmaktadır.
Hakikati arayanlara ve bu arayışlarını düşünce merdivenine tırmanarak gerçekleştirenlere selam olsun
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.